Şimdiye kadar pek çok ülkenin glomerüler hastalıklara dair tutmuş olduğu büyük veri tabanı verileri yayınlanmış olmakla beraber ülkemize ait yayınlanmış veriler oldukça azdır. Ülkemizdeki bu eksikliği gidermek adına kurulmuş olan TSN-GOLD kayıt sistemi verileri kullanarak yıllar içerisinde glomerüler hastalıklardaki değişimi araştırmak için bu çalışmayı yaptık. Glomerüler hastalıklar tüm dünyada değişen çevresel koşullar ve bilinmeyen pek çok etken nedeniyle değişime uğradığı bilinmektedir.
Türk Nefroloji Derneği Primer Glomerülopati Çalışma Grubu (TSN-GOLD) kayıtlarında olan 3858 yerel böbrek biyopsisi kaydı değerlendirildi. Değerlendirilen biyopsiler yanlızca primer glomerülopatiler ve ANCA ilişkili vaskülit olgularıydı. Sekonder glomerülonefritler ve transplant biyopsileri değerlendirmeye dahil edilmediler.
Bu kayıtlar glomerüler hastalıkların trendini değerlendirmeyi kolaylaştırmak için, 2009 öncesi, 2009-2013, 2013-2017 ve 2017-güncel olmak üzere dört döneme ayrıldı.
Toplam 3858 hasta (%43.6 kadın, %6.8 yaşlı) incelendi. Nefrotik sendrom tüm dönemlerde en sık biyopsi endikasyonuydu (sırasıyla %58.6, %53, %44.1, %51.6). Tüm kohortta, IgA nefropatisi (IgAN) (%25.7) en yaygın PGN idi. Bu hastaların büyük çoğunluğu erkek cinsiyetliydi (%62.7). IgAN sıklığı dönemler boyunca istikrarlı bir şekilde artış trendi gösterdi (X2 = 198, p < 0.001). Yaşlılarda (> 65 yaş) en sık görülen nefropati MGN idi. Yaşlı hasta grubunda bir trend gözlenmedi. Fazla kilolu hastaların sıklığında artan bir trend görüldü (X2= 37, p < 0.0001). Girişimsel radyoloji ile yapılan biyopsi oranı giderek artmasına rağmen örneklerdeki ortalama glomerül sayısı dönemler arasında değişmedi.
Sonuç olarak Türkiye’de en sık görülen primer glomerülonefritin IgAN olduğu ve sıklığının giderek arttığı görüldü.
Int Urol Nephrol. 2022 Feb 2. doi: 10.1007/s11255-022-03123-6. Online ahead of print.
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/35107695/